“BİZE BİRAZ UMUT LAZIM”

“BİZE BİRAZ UMUT LAZIM”

Merhaba ev ahalisi 😊

2018’i geride bırakıp 2019’a yeni adımlarla, yeni hedeflerle girmeyi düşündüğümüz bugünde size son dört ayımın favori kelimesinden bahsetmek istedim. 
UMUT... Aslında kelime anlamını araştırıp bu konu ile ilgili yazılara baktıktan sonra kavramdan ziyade bütün bir hayatı kapsadığını kimi zaman aklımızın ve kalbimizin bir köşesinde sıkıştığını kimi zaman da bedenimize hakim olduğunu fark ettim.  O zaman yazımıza başlayıp umut kavramının ne olduğunu, hayatımıza etkilerini ve karşıt durumda nelerle karşılaşabileceğimize bir bakalım. Keyifli okumalar 😊

Umut, güven duygusu anlamına gelen pozitif mental durumdur. Umut; bir ideolojiye, bir amaca, bir hayale veya genelleyecek olursak hayatın ta kendisine olan güveni kapsayabilir. Umut bazen bir kavramın ötesinde bir his olabilir. Umut ederken içimizde oluşan kıpırtılar buna bir örnek olabilir. Kendimizi motive etmek için sıklıkla “Her şey inanmakla başlar” ya da “İnanmak, başarmanın yarısıdır” gibi cümleleri yineleriz. Bana kalırsa inanmanın bir adım öncesi umut etmektir. Çünkü; umut ettiklerinin hayallerini kurar ve hayal kurduklarına da inanırsın. Umudu biraz daha yorumlayacak olursak; umut ve amaç birbirine bağlı ve birbirini tetikleyen iki kavramdır. Bu yüzdendir ki amacı ve umudu olan insanlar sıkıntılara ve başlarına gelen zor durumların üstesinden gelmek için hazır olur. Umudu olan insanların diğer insanlara göre daha yaratıcı olduğu ve iş verimliliğinin %14 arttığı saptanmıştır. Ayrıca liderlik eğitimlerinde ve liderlerden beklenen özellikler arasında umutlu olması ve inanması gibi özellikler yer alıyor. Gördün mü bir kavram hayatın nasıl da ta kendisi oluyor?

Umut, bulaşıcıdır. Bence bu en güzel salgınlardan biri olabilir. Hayatına umut eklemek, umut biriktirmek ve umutlu insanlara birlikte olmak umudun ışık gibi yayılmasına neden olacaktır. İnsanlara ve insanlığa yapılacak en büyük iyiliklerinden biridir umut.

Hep umudun iyi yanlarından bahsettik ama her iyinin bir de kötü tarafı var. İlk olarak söylemeliyim ki umudun tersi umutsuzluk  değildir. Çünkü; umutsuzluk genel bir kavramdır. Umudunu kaybetmek, çok özel bir eylemden dolayı ya da bir konu hakkında olabilir. Bazen içinde bulunduğumuz olumsuzluklar bizi ;

-        O kadar da umut ediyorum neden her şey istediğim gibi olmuyor.

-        Bir daha hayal kurmayacağım.  

-        Umut fakirin ekmeğidir

gibi tehlikeli kelimeler ağzımızdan dökülüveriyor. Peki bu kelimeler ne ile sonuçlanıyor biliyor musun ? HAYAL KURMAMA ile sonuçlanıyor. Bir insanın umudu ve hayallerini kaybetmesi o kişiyi pasif insan yapıyor istemsizce… Umudun kaybedilmesi eylemi durdurur. Bu da kişinin kendisine olan inancını yitirmesi ve başarı için gerekli enerjiyi ve gücü kendisinde bulamaması gibi durumlarla sonuçlanıyor. Halbuki umudu bulmak, umudu kazanmak ne kadar kolay. Çünkü umut; duruma özeldir. Bir konu hakkında umudunu kaybetsen bile başka bir konu hakkında umutlu olabilirsin ve bir konu hakkında bile umutlu olman diğer konular ile ilgili umutlu olman anlamına gelebilir. Bundandır ki umut başka bir umuda gebedir. Şimdi sana umut ile ilgili bir halk hikayesi anlatmak isterim:

“Bir adam yolda ağlayarak gidiyordu. Karşılaştığı bir bilge adam onu gördü ve sordu.

-Neden ağlıyorsun evlat, başına kötü bir şey mi geldi? Bir felakete mi uğradın?

-Sorma dedi ağlayan adam. Mahvoldum, dükkanım yandı, paralarım gitti, servetimi her şeyimi kaybettim. Geriye sadece borç senetlerim kaldı.

Bilge adam, ağlayan adamın başını şefkatle okşadı ve sonrada dedi ki:

– Bunlar ağlanacak kayıplar değildir evlat. Ben de umudunu kaybettin de onun için ağlıyorsun sandım! Şunu unutma ki, umudunu kaybeden adam her şeyini kaybeder. Ama umudunu  kaybetmeyen adam yeniden teşebbüse geçer, kaybettiklerini zaman içinde yine kazanabilir. Sen ümitvar ol evlat ümitvar! ”

 Burada anlatılmak istenen umudun hayat kadar önemli olduğu ve umudunu kaybettiğin takdirde yaşamdan geriye elinde hiçbir şey kalmayacağıdır. Umudu kaybetmezsen amaç ve umut ikilisi ile kaybettiklerini yeniden kazanabilirsin. Adnre Gide’nin bu hikayeyi tamamlayan çok güzel bir sözü var: “Umutsuzluk nedeniyle korkup kaçma. Umut umutsuzluğun ötesindedir. Aş, yürü, geç onu. Karanlık geçidin ötesinde, ışık bulacaksın.”  

Burada da sadece zaman ve sabır kavramına ihtiyacın olduğunu söylüyor tabi umudunu kaybetmeden… Hikaye de umudunu kaybetmediğin sürece kaybettiklerini tekrar kazanabileceğini söylerken Andre Gide’nin sözünde kaybettiklerini kazanman için ekstra zaman ve sabır kavramlarına ihtiyaç duyduğunun altını çiziyor.

Sonuç olarak hayat çok uzun bir yol ve bu yol da önüne bazı engeller çıkabilir. Bu engellerin geçeceğini umut edip inanırsan bu seni bir amaç edinmeye itecek ve göreceksin ki engelleri aşıp; hem güçlü hem de geçmişi arkasına atan tecrübeli bir insan haline gelmişsin. Hem umudunla hem de atlattıklarınla insanlara ve insanlığa örnek olmuşsun.

        Yeni yıla adım atmamıza saatler kala siz canım ev ahalisine sağlıklı, mutlu ve umut dolu bir yıl  diliyorum. Umarım bu yılınız önceki yıllarınızdan çok daha güzel geçer. Bütün hayallerinizi, hedeflerinizi gerçekleştirdiğiniz bir yıl olur. Yeni yılınız yeni umutlarınız olsun efendim. Kendinize iyi bakın 😊

Aşağı da size çok keyifli bir şarkı bıraktım. Keyifli dinlemeler 😊